Asgari ücrette sürpriz yok: Komisyondan açlık ücreti çıkacak! Bekleme örgütlen!
Asgari ücret tespit komisyonu 1 Aralık’ta ilk toplantısını yaptı. Her zaman olduğu gibi ilk toplantıdan somut bir sonuç çıkmadı. Ancak net olan bir şey var ki o da iktidar bu sene tek bir zam yapmakta kararlı. Geçtiğimiz iki yılda yüksek enflasyon dolayısıyla yıl başında yapılan zamdan sonra Temmuz ayında asgari ücrete yeni bir zam daha yapılmıştı. Bunun da bir önemi yok çünkü tek zam da olsa çift zam da olsa Türkiye’de asgari ücret açlık sınırına endekslenmiştir.
Asgari ücret hep açlık sınırının altında
2022 başında asgari ücret 4.250 lira olarak belirlenmişti. Türk-İş’in açıkladığı rakamlara göre Ocak 2022 ayında 4 kişilik ailenin temel gıda harcamalarından oluşan açlık sınırı da tamı tamına 4.250 lira idi. Temmuz ayına kadar asgari ücret açlık sınırının hızla altına düştü. 2022 Temmuz ayında ikinci zam yapılıp asgari ücret 5.500 liraya çıkarıldığında açlık sınırı 6.840 liraya ulaşmıştı. 2023 başında asgari ücret net 8.506 liraya çıkarıldığında açlık sınırı 8.864 lirayı bulmuştu ve bu sefer asgari ücret ilk aydan itibaren açlık sınırının altında kalmıştı. Temmuz ayında ikinci zamla 11.500 liraya yükseltildiğinde ise açlık sınırı 11.658 lirayı bulmuştu.
Asgari değil ortalama ücret
Asgari ücret ve civarında ücret alan işçi sayısı toplam çalışanların yarısını oluşturuyor. Ortalama ücret ise asgari ücretin sadece 1,36 katı. Asgari ücretten değil işçi sınıfının ortalama ücretinden bahsediyoruz. Bu ortalama ücretin de apaçık açlık sınırına endekslendiğini ve yılda artık bir iki ay dahi olsa bu sınırın üstüne çıkmadığını görüyoruz. Şimdi en az 15 bin liralardan bahsediliyor. Rakamın hiçbir önemi yok artık. Çünkü önemli olan alım gücü. Yeni asgari ücretin de 4 kişilik bir ailenin temel gıda maddelerini karşılamaya bile yetmeyeceğini bugünden biliyoruz.
Açlık dayatmasını kırmanın tek yolu örgütlenmek: İşçi kendi göbeğini kendi kesmeli!
Dolayısıyla Aralık ayında asgari ücret tespit komisyonundan bir sürpriz çıkmayacaktır. Komisyonda hükümet 5 kişiyle, işçi sendikası 5 kişiyle, patron tarafı da 5 kişiyle temsil edilmektedir. Hükümet sermayenin hükümetidir. İşçi tarafını güya temsil eden Türk-İş bürokratları da hükümetin işbirlikçisidir. Ergün Atalay’ın 2019’da kamu işçilerinin TİS görüşmeleri sırasında mikrofonu açık unutup Çalışma Bakanı’na “Uzasa işi karıştıracağız. En azından kapattım böyle” dediğini unutmuyoruz. Yarın çıkıp asgari ücret mutabakatına imza da atmayabilir. Danışıklı dövüşten başka anlamı olmayacaktır. İşçi sınıfının asgari ücret komisyonundan hiçbir beklenti içinde olmaması gerekir. Kendi önüne bakmalı, kendi göbeğini kendi kesmeli. Bunun için de örgütlenip patronların karşısına örgütlü gücüyle çıkmalıdır. Asgari ücret zincirini kırmanın tek yolu sendikalı olmak ve toplu sözleşme düzeninde çalışmaktır.