Esnaf perişan! Borç batağında! Hibe merhem olmaz! Helallik yok!
Pandemi döneminde yaşadığı sıkıntılar için vatandaştan helallik isteyen Erdoğan, yükselen tepkilerin, #helaletmiyoruz etiketinin sosyal medya gündeminin tepesine çıkmasının ardından, bugün yapılan kabine toplantısında esnafa hibe desteği kararı aldı. Esnafı iki gruba ayırarak 1. gruptaki 235 bin işletmeye 5 bin lira 2. gruptaki 1 milyon 150 bin işletmeye de 3 bin lira hibe desteği verme kararı alındığını açıkladı. Toplamda 4,6 milyar lira civarındaki bu destek pandemide zor durumda kalan ve açılma kararına rağmen kepenklerini açmakta zorlanan esnafın yarasına merhem olacak gibi değil. Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu (TESK), hibe desteği için Erdoğan’a teşekkür etmiş olsa da “hibe destekleri günlük faturalarımızı ödememizde destek olacak” diyerek esas büyük sorunun ödenemeyen kredi, vergi ve SGK borçları olduğunu belirtti.
AKP iktidarı en çok destek veren mi? En çok borçlandıran mı?
Palandöken’in bu ifadesi biz en çok destek veren ülkelerden biriyiz diyen Erdoğan’ı da tekzip ediyor. Erdoğan en çok desteği verdik derken bunun hemen hemen tamamının kredi yani borçlandırma olduğunu (milli gelirin yüzde 9,4’ü) söylemiyor. Erdoğan bunu uluslararası kuruluşlar söylüyor diyerek IMF’nin açıklamasına dikkat çekiyor. Ama aynı IMF’nin aynı açıklamasında krediler haricinde verilen desteklerde (milli gelirin yüzde 1,9’u) Türkiye gelişmekte olan G20 ülkeleri arasında Meksika’dan sonra sondan ikinci. Bu da TESK başkanının “esas mesele borçlar” derken neyi kastettiğini apaçık gösteriyor. Esnaf diğer emekçi halk kesimleri gibi desteklenmedi borçlandırıldı!
Esnafa hibe “bir defaya mahsus” ihalecilere vergi silme “mütemadiyen”!
Son dönemde AKP iktidarına verdiği yoğun siyasi destekle öne çıkan TESK’i dahi tatmin etmeyen, görüntüyü kurtarmaya çalışan bir destek söz konusu. Palandöken bir yandan esnaftan gelen yoğun baskı ile hükümeti eleştirir gibi yapıyor ama bir yandan da “ülkenin imkanları bu kadar” diyerek yine Erdoğan’ı ve AKP iktidarını aklamaya soyunuyor. Oysa bu doğru değil. Ülkenin imkanları hiç de bu kadar değil! Bunu sadece Cengiz Holding’in son 15 yılda silinen vergi borcunun 2 milyar lira olmasından, devlet ihalelerini kimseye bırakmayan beşli çetenin toplam silinen vergi borcunun bugünkü değeri ile 9,5 milyar liraya ulaşmış olmasından biliyoruz.
Halkın geçmediği yola yatmadığı hastaneye ödediği para esnafa verilenin yedi katı
Sadece vergi borcu silmiyorlar. Hazineden işçiye, çiftçiye, esnafa, EYT’liye esirgedikleri parayı müteahhitlere bol keseden dağıtıyorlar. 2021 bütçesinde “ulaştırma projelerine ilişkin trafik garantileri ve katkı ödemeleri” için 15 milyar lira; şehir hastanelerinde kira ve hizmet bedeli için 16,4 milyar lira toplamda 31,4 milyar lira ayrılmış durumda. Esnafa verilen hibe bir defaya mahsus iken örneğin karayollarında verilecek garanti ödemelerinin 2022’de 16,9 milyar, 2023’te ise 17,4 milyar liraya ulaşması bekleniyor.
Esnaftan Erdoğan’a helallik yok!
Yaklaşık 2 milyon işyerini kapsayan esnaf göstermelik ve bir defaya mahsus hibeyle düzlüğe çıkamaz. Kredi desteği ise destek değil esnafı modern tefeciye köle eden bir kelepçe. Pandeminin faturası elbette olacak. Ama bu faturayı ödeyecek gücü olan büyük sermaye ödemeli. Oysa Erdoğan büyük sermayenin bir dediğini iki etmezken esnafı eziyor. Dolayısıyla esnaf sorunlarına çözüm istiyor ve hala Erdoğan’a hakkını helal etmiyor.
Esnaf bataktan kurtulmak için işçi sınıfıyla birlikte davranmalı!
Küçük esnafın bataktan kurtulmasının yolu işçi sınıfıyla ittifak etmekten geçiyor. Çünkü esnafın piyasa koşullarında büyük sermayeyle rekabet etme şansı yoktur. Sayısı çok olsa da parası yetmediği için hükümete ne büyük sermaye kadar ne de KOBİ’ler kadar nazı geçmektedir. Emekçi halktan büyük sermayeye kaynak aktaran banka sisteminin işçi denetiminde kamulaştırılması ve tek bir devlet bankası ile piyasanın değil toplumun ihtiyaçlarına göre kaynak dağılımının planlanması işçiler gibi esnafın da çıkarına olacaktır.