Sütten değildir mide bulantısı, sizdendir!
AKP’nin eğitim alanında uyguladığı popülist politikalarının yeni bir örneği olan,Orman,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı,Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı’nın ortaklaşa düzenlediği ‘’Okul Sütü Projesi’’ ile anaokulları ve ilköğretimin birinci kademesinde dağıttığı sütler çocukların hayatını tehdit etmekle kalmıyor adeta çocukları zehirliyor.En azından kültür sonuçları açıklanana kadar zehirlenme olduğu verilerden rahatlıkla anlaşılıyor.
Yaşananlar geçmiş yıllarda yine ilköğretimde ücretsiz dağıtılan çay ve fındık projelerinde de olduğu gibi, kendilerinin farklı olduğunu iddia eden AKP hükümetinin de aynı geleneği sürdürdüğünün bir kanıtı.Değişen yalnızca firmalar olabilir!
Hükümet yetkilileri zehirlenme haberleri basında yer almaya başladığı andan itibaren kendilerini doktor yerine koyarak açıklamalarda bulunarak kıvırmanın yollarını aradılar fakat hiç bir açıklama bir diğerini tutmuyor hepsi bir biri ile çelişiyordu.İlk açıklama Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’den geldi: “Olay zehirlenme vakası değil. İlk tespitlerimize göre çocukların süte karşı hassasiyetinden kaynaklanan bir durum.’’ Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç: “Çocuklar ilk kez içtikleri için ya da aşırı doz nedeniyle rahatsızlanmış olabilir.” Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak: “Birkaç çocuğumuzun mide bulantısı şikayetiyle ortaya çıkan bir olay. Psikolojik olarak diğer çocuklar da etkilendi. Biz sütten olduğunu düşünmüyoruz.”Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği Genel Başkanı Ali Koyuncu: “Daha önce süte alerjisi olduğu tespit edilememiş çocuklarımızın süt içmesinden kaynaklanan bir sıkıntı olabilir, diğer çocuklar da bundan psikolojik olarak etkilenmiş olabilirler.” Sağlık Bakanlığı: “Dağıtım tüm okul çağı çocukları kapsayacağı için çeşitli şikayetlerin görülmesi ihtimal dahilindedir. Okul çağı çocuklarında inek sütüne alerji binde 5 oranında bildirilmektedir. Vakalar hafif seyirli olup yatarak tedavi gerektiren bir durumla karşılaşılmamıştır. Süt şekerine karşı tahammülsüzlük daha çok 7-8. sınıflarda görülmekte olup bulantı, kusma ve ishal belirtileri gösteren bir durumdur.”
Aslında kamuoyunda patavatsızlıkları ile tanınan bakan İdris Naim Şahin’den de basın önünde bir süt içme hamlesi beklemedik de değil. Tıpkı bundan önceki bakanlar gibi.Çay içme fındık yeme domuz gribi aşısı yaptırma gibi…
Biraz kurcalandığında ise çok çarpıcı ve aynı zamanda tüyler ürpertici sonuçlar çıkıyor ortaya.Eğitim Sen’in yaptığı araştırmaya göre bunun psikolojik bir etkilenme ile açıklanamayacağını kanıtlıyor çünkü yurt genelinde 1500ü aşkın çocuk zehirlenme belirtileri ile hastaneye kaldırılmış.İşin aslı biraz daha kurcalandığında ortaya çıkıyor.2005 yılından kalan sütlerin bile dağıtılmış olması projede yer alan ‘’piyasada oluşacak süt arzı fazlasının alınarak üreticiyi düşük fiyat baskısından korumayı amaçlıyor”.
Bütün bunlar bir yana yapılan araştırmalarda sütler okullara günler öncesinden getirilmiş,uygun sıcaklıklarda saklanmamıştır.Süt dağıtımı tamamen denetimsiz ve kontrolsüz bir şekilde sürmüştür.Valililikler tarafından gerekli önlemler alınmamıştır.İlk gün zehirlenme vakalarına rağmen süt dağıtımı bugün de devam etmiştir.Sütlerin sütten değil de süt tozundan yapıldığı raf ömrünün uzun olmasını sağlamak amacı ile süte fazla oranda kimyasal madde konulduğu ,saklandığı tetrapak kutularının kalitesinin düşük olduğu ve bu kutudaki alüminyum gibi kimyasal maddelerin süte karıştığı açıklamaları ise başka gıda mühendisi uzman görüşleridir.
Hükümet bunun zehirlenme olduğunu kamuoyundan saklayamaz.Kendi kendini çelişkili ifadelerle ele vermiştir fazlasıyla.Bunun için yapması gereken açıktır.Sütlerden alınan numunelerin analizleri yapılana ve kültür sonuçları açıklana dek ‘’Okul Sütü Projesi’’ derhal durdurulmalıdır.Eğitim Sen ve SES’in de içinde olduğu bir komisyon sütlerden alınan numuneleri ve çocukların hastalık süreçlerini incelemelidir.Analiz sonuçları kamuoyu ile şeffaf bir şekilde paylaşılmalıdır.Sütlerin dağıtımından önce sağlığa uygunluğu test edilmeli dağıtımlar sıratında denetim sağlanmalıdır.Hangi süt firması ile anlaşma yapılmışsa o ihale hemen iptal edilmelidir.
Süt zehirlenmesi bir kez daha göstermiştir ki sermaye karını maksimize etmek için çoluk çocuk dinlemeyip insan hayatını hiçe saymaktadır bunu da hükümet eliyle yapmıştır.Bunun hesabını soracak olanlar ise işçiler ve emekçilerdir.