İsrail ile atılan her adım Filistin davasına ihanettir!

Ağustos ayının ilk yarısında bütün dünya bir kez daha kahraman Filistin halkının, topraklarındaki işgalci oluşum İsrail’in askeri bombardımanı altında direnişini ve bu onurlu halkın evlatlarının Siyonistlerin bombaları ile can verişini izledi. Filistin Sağlık Bakanlığının açıkladığı bilançoya göre Siyonistler Gazze’de üç gün süren vahşi saldırılarında 17’si çocuk olmak üzere 48 Filistinliyi katletti. İşgal devletinin saldırıları Gazze ile sınırlı kalmadı, aynı anda silahlarını Nablus’a çeviren işgal kuvvetleri üç Filistinliyi katletti. 

Filistin halkı bu saldırılara Siyonistlerin en iyi anlayacağı dilde cevap verdi. Direniş örgütleri füzelerini işgal devletinin üzerine yağdırdı. Nablus halkı genel grev ve eylemlerle saldırıları protesto etti. Gazze’ye bombalar yağarken Yafa halkı korkusuzca sokağa indi. Filistin halkı şehitlerinin cenazelerini birer siyasi eylem gibi kaldırdı.      

İsrail’i cesaretlendiren Filistin’in sözde dostu AKP iktidarı!

Bütün dünya gibi Türkiye’nin emekçi halkı ve işçi sınıfı da saldırıları ve sonrasındaki gelişmeleri takip ederken istibdad rejimi tam gaz normalleşme çalışmalarını sürdürüyordu. İşgal devletinin Mayıs 2021’deki Kudüs Savaşı’ndan beri gerçekleştirdiği en şiddetli saldırısına karşı istibdad cephesinden bakanlık düzeyinde cılız bir açıklama dışında elle tutulur tek bir tepki gelmedi. Televizyonda izlemeye alıştığımız o hamasi nutukları dahi duyamadık. 

Zira o sıralarda istibdad rejimi, Siyonist İsrail’le bir süredir devam eden üst düzey görüşmelerin ardından karşılıklı büyükelçi atama konusunda anlaşmaya varmakla meşguldü. Siyonistlerin daha yeni onlarca Filistinlinin kanına bulamış oldukları ellerini istibdadın hiç tereddüt etmeden sıkması haberini İsrail sevinç içinde duyurdu. Siyonist işgal devletinin Cumhurbaşkanı Yitzhak Herzog sosyal medya hesabından, verilen karardan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. İsrail'in Ankara Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Irit Lillian mutluluğunu dile getirmekle kalmadı, Filistinli direniş örgütü Hamas’ın İstanbul’daki ofisinin kapatılmasını talep etti! Açıklamasında atamanın bir iki hafta içerisinde gerçekleşeceğini söylerken, Türkiye’nin büyükelçisinin de güven mektubunu Kudüs’te sunacağını açıkladı. Böylece AKP’nin “Kudüs kırmızı çizgimizdir” dediği günlerden sessizce Kudüs’ü işgal devletinin başkenti olarak kabul ettiği günlere geldiğini de açıkça görüyoruz. 

Siyonistler nasıl sevinmesin? Her zaman söyledik, yine söylüyoruz: gayrimeşru bir işgal devleti olan İsrail, bugün insanlık suçları işlerken gösterdiği cüreti, onunla sanki İsrail normal bir devletmiş gibi diplomatik, askeri, ekonomik, kültürel, akademik ve siyasi ilişkiler kuran devletlerden alıyor. 

İstibdad İran’a karşı emperyalist Siyonist cepheyle el ele 

Gerçek gazetesi bir süredir istibdad rejiminin dış politikada dümeni memlekete dolar getirebilecek politikalara kırdığını vurguluyor. Gazetemizi ve internet sitemizi takip edenlerin anımsayacağı üzere AKP’nin yıllardır uluslararası alandaki müttefiki olan İhvan (Müslüman Kardeşler) hareketi Mısır’da aldığı son darbeden sonra bulunduğu ülkelerde zamanla bir bir çöktü ve bugün bir enkaz halini aldı. Bu gerçekliğin bir ürünü olarak AKP İhvan’ın güçlü olduğu ülkelerde Sünni dünyanın lideri olma hedefiyle dış politikada maceracılıktan, Gerçek’te sık sık yer verdiğimiz adıyla Rabiacılık ekseninden uzaklaştı. Şimdi İhvan’ın baş düşmanlarıyla, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan ve İsrail ile normalleşme süreçleri tam gaz ilerliyor. AKP iktidarı bölgede İran’a karşı safları sıklaştıran emperyalist ve Siyonist cephenin etkisi altına giderek daha fazla giriyor. İsrail ile karşılıklı elçiliklerin açılması çok büyük bir diplomatik adım olacak. Bunu Filistinlilerin gazının Türkiye üzerinden taşınıp Avrupa’ya satılmasını içeren Siyonist ekonomik planların hayata geçirilmesinin izleyeceğini şimdiden yapılan anlaşma ve açıklamalardan anlıyoruz.

İsrail’e dost olan, Filistin’e düşmandır! 

Siyonist işgal devleti ile normalleşme adımlarının hemen ardından Filistin hükümetinin başkanı Mahmut Abbas, Türkiye’ye resmi bir ziyaret gerçekleştirerek Erdoğan’la Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde görüştü ve maalesef her şeye rağmen birlikte pozlar verdi. Maalesef diyoruz. Sözde Filistin hükümeti uzun süredir İsrail’e teslimiyetin sembolü. Mahmut Abbas Filistin halkı davasını çoktan sattı. Ama yine de bir Filistinlinin daha dün Gazze’yi yerle bir eden Siyonist katillerin elini sıkanların ayağına gelip, onların yalanlarına ortak olması yine de yüz kızartıcı. 

Tarihe ancak utanç verici olarak geçecek bu görüşmede Erdoğan “İsrail ile atılan adımlar Filistin davasına desteğimizi hiçbir şekilde azaltmayacak” dedi. Dahası bu adımların Filistin meselesinde çözüme katkı sunacağını da iddia etti! Emekçi halkımızı istibdad rejiminin yalanlarına karşı uyarma gereği dahi duymuyoruz. Zira İsrail ile normalleşmenin Siyonistlerin planları dışında hiçbir şeye katkı sunmayacağı çok açık! Nitekim bu son normalleşme süreci AKP’nin Filistin halkına ilk ihaneti değil. Berat Albayrak’ın yürütücüsü olduğu normalleşme çalışmalarının bir ürünü olarak, AKP Mavi Marmara katliamını aklamıştı. Siyonist katillerin Filistin ile dayanışma göstermek için yola çıkan 10 insanı katletmesini konu alan dava düştü, İsrailli askerler hakkındaki yakalama kararı kalktı. Bu kararın resmi gerekçesi ise İsrail ve Türkiye arasında imzalanan anlaşmaydı. Normalleşme adımlarının kime destek anlamına geldiğini gösteren daha iyi bir örnek olabilir mi? 

AKP’nin illa dava düşürmesi gerekmiyor. İsrail’e doğru atılan her adım, bu işgalci devletin Filistin halkına ve Ortadoğu’nun tüm emekçi halklarına karşı işlediği suçları meşrulaştırıyor. Siyonist İsrail normalleşme sürecinden güç alarak Filistin halkına saldırmaya devam edecek. Filistin halkı da bu saldırılara göğüs germeye! Su götürmez bir gerçek var: birinin dostu olan, ötekinin dostu olamaz. Dün söylediğimizi bugün de aynı kararlılıkla yineliyoruz: Türkiye işçi sınıfı ve emekçi halkı İsrail’le hiçbir zaman normalleşmeyecek! Dün meydanlarda emperyalizme ve Siyonizm’e karşı hamasi nutuklar atıp, bugün Filistin halkının katilleriyle el sıkışanları da unutmayacak!